Pages

30 Nisan 2012 Pazartesi

Mayıs'a 1 Kala

Uzuuuun, upuzuuuun bir aradan sonra merhabalar herkese....

Biraz uzun bir ara verdiğimin farkındayım amma ne yazmaya halim vardı, ne de bilgisayarı açacak halim vardı. Yani halim yoktu anlayacağınız.... Sizleri de takip edemedim, yorumlar yazamadım. Ama bundan sonra biraz daha aktif olacağım, çünkü kendimi biraz daha iyi hissediyorum. İnşallah gün geçtikçe daha da iyi olacağım.

Bu Nisan ayının son gününde bir postcuk da olsa yazacağım diye kendi kendime söz verdim. :)

Neler mi yaptım Nisan ayında;

- Yine yoğun bir iş tempom vardı, Mart'taki sorunlar Nisan'da da devam etti.... Yurtdışından bir dolu misafir geldi gitti sorunları çözümlemek için. Şu anda biraz daha iyi durumdayız ama yoğunluk tam gaz devam.


- 23 Nisan'ın Pazartesiye gelmesini fırsat billip Manisa'ya kayınvalidemlerin yanına gittik. Görümcemler, çoluk çocuk çombalak, ilgi alaka, gezmek, tozmak.... Hepsinin dibine vurduk....


 

















- Çok sevdiğim arkadaşım Elifim Nisan başında doğum yaptı, minik Defnecik hayata gözlerini açtı, merhaba dedi bizlere... Hoşgeldi sefalar getirdi...

- Babam ilk defa bypass ameliyatından sonra kendi kendine, tek başına yola çıkıp arkadaşının yanına gitti. Hemi de Uludağ'a kayak merkezine... Baya iyi geldi bu tatil ona... Bizler de çok sevindik bu cesareti gösterdiği için (Not: benim babam biraz pimpiriktir, bypass ameliyatından sonra 1 ay evden bile dışarı çıkmakta direndi, o yüzden bu bizim için büyük bir gelişme idi :) ) Maşallah diyor, yaz tatili için de bu cesaretin devamını diliyoruz annemle :)


- Babamın arkadaşının yanına tatile gitmesini fırsat bilen annem de kendini Kütahya'nın termal sularına attı, 3 gün de o tatil yaptı arkadaşları ile...

- Nurcan arkadaşımız Amerika'dan geldi tatil için, hasret özlem giderebilmek için az da olsa. Bu hafta onu Cumartesi sabahı kahvaltıya gittik uzun zaman sonra üniversitedeki 5 kişilik grubumuzla.... :)) İdealtepe sahilindeki Marina'nın Bahçesinde yaptık kahvaltımızı, tavsiye ederim güzel bir kahvaltı idi, ortam güzel, bol bol peynir şeşitleri var. Benim gibi bir peynir canavarı için süper bi yer, ama diğer kızlar da beğendi....
http://www.marianinbahcesi.com/
- Nisan'ın son günü olan bugün de ise sabahtan pasaport yeniletmeye gittim, tam ir köyden indim şehire durumları yaşadım. Ne harcımı yatırmışım ne randevu almışım. Aslında bunları yapmak gerektiğini gayet iyi bilmeme rağmen emniyet müdürlüğünün internet adresinde okuduüum bir cümle yüzünden gaflete düştüm. :) Neyse sorun olmadı hallettim hepsini, Allahtan herşey yakınlarda idi ve kalabalık değildi de hızlıca halldiverdim. :) Ama emniyetteki memura randevuyu nereden alıyoruz diye sordum, aldığım internetten cevabı üzerine bununla da yetinmeyim internetten de nereden diye bir daha sordum. Artık kız halime acıdı da bilgisayardan alabilirsiniz dedi. Hatta isterseniz internet cafeden daha kolay olur diye de ekledi. Diyorum ya tam köyden indim şehre idim yani... Neysem 1 hafta sonra adrese teslim olacak pasaportum inşallah.... (Adresi doğru verdim umarım, bu kadar alıklığım üzerimde iken onu yanlış vermiş isem şaşmam)

- Sonrasında işe gitmeyip homeoffice yaptım yine, yazılacak tedarikçi denetim raporum vardı, onu yazdım yoruma yolladım. Şikayetlerim vardı hem açılacak hemi de kapanacak. Onları hallettim, maillerimi topladım, temizledim. Mesaimi de bitirip yemek işine giriştim.

Bu arada kocacığımın iş durumlarında bir kıpırdanmalar var, herşey daha da iyi olacak gibi duruyor inşallah... Önümüzdeki günlerde kesinleşsin güzel haberleri sizler ile paylaşacağım inşallah.... Başka güzel haberler de olacak inşallah ilerleyen günlerde.... Hepsinin kesinleşmesini bekliyorum a dostlar...

Haydin kalın sağlıcaklan...

30 Mart 2012 Cuma

Sonunda Cumaaaa.....

Bana çoook uzun gelen bir hafta oldu, günler bitmek bilmedi.... Ama işte o mutlu cumaya geldik sonunda ve mesai saatimin bitmesine neredeyse 4 saat kaldı bile şimdiden.... :)

Haftasonu heyecanlı bir hafta sonu olacak benim için, belki de haftasonunu heyecanla beklediğimden bana geçmedi bu hafta kimbilir.... :)

Umarım hepimiz çoook güzel bir Cumartesi Pazar geçiririz, güzel haberler alırız, sevinçten mutluluktan havalara uçarız arkadaşlar.... Bi de bu hafta sonu hemen öyle bir çırpıda geçip gitmez ise çok daha memnun olurum :)) Sevgili evren duy sesismi....

Mutlu, neşeli ve sağlıklı kalın....

25 Mart 2012 Pazar

Mutlu Pazartesiler.....

Bahar'ın geldiğini iliklerimize kadar hissettiğimiz bir hafta sonundan sonra hepimize mutlu mutlu Pazartesiler demek istedim....

Hafta sonu cumartesi en sevdiğim dostlarımı evimde ağırladım, kahvaltıdalardı bende.... Bol dedikodu, muhabbet, eğlenmece, gülmece....

Pazar günü de yine çoook sevdiğim arkadaşlarımla Fenerbehçe Parkında yürüyüş, hatta 1 yaşına giren Masal'ımızı sevmece....

Sonrasında annemlerde biraz duraklayıp, sevdiğimiz yemekleri yiyip hatta hafta arası yemeğimizi de alıp (!) eve gelmece....

Vel hasıl kelam çok renkli, eğlenceli, huzurlu, dinlenmeli bi hafta sonu idi. Cumartesi gecesi azıcık ateşlendim, uçuk bile çıkardım ama tadımı kaçırmadı valla... :))

Güzel bir hafta olsun hepimize, hafta sonu çabuk gelsin ve yine böyle güzel geçsin, güzel haberler duyalım inşallah :))

21 Mart 2012 Çarşamba

Yasmin Planlı Olarak Homeoffice Olursa....

Valla öyle de güzel olur ki....

Mesai saatinin başlamasından 15 dk önce olan 08:15'te kalkar.... Bilgisayarı açar, bir kaç gerinme hareketi yapar (şirketinde böyle bir akım başlamıştır çünki)

Biraz TV'de gün haberlerine bakar....

Sonra maillerine tıklar, ne var ne yok diye.... Hemen homeoffice yapmasının nedeni olan 2 SOP'sine yönelir, onları revize etmeye başlar....

Kalktığı gibi kahvaltı yapamadığından 09:30 civarında kendine krep, beyaz peynir, zeytin, domates, salatalık gibi sağlıklı yiyeceklerden oluşan bir kahvaltı hazırlar. Azıcık birazcık Dukanvari bir diyet yapar da kendisi, ona uygunca birşeyler yer içer.... :)

Sonrasında çalışmaya devam eder....

Öğlen 10 dakika yürüyüş için çefredeki marketlere doğru bir yürüyüşe çıkar (bu da şirketteki Hareketlen akımının getirisidir.)

Annesini arar, "akşam üzeri gel birlikte çay içelim" der....

Biraz işteki sorunları geride bırakır, en azından kendi de koşuşturmaz, koşuşturan insanları da görmez, azıcık kafasını dinler, sadece yapması gerekene yoğunlaşır....

Arada salon perdelerini yıkar, üsten üsten cam siler....

Annesi gelir, birlikte çay içerler, bir yandan çalışmaya devam eder, SOP sini yazar ama mailbox'ını da sürekli kontrol eder, cevap verilmesi gereken şeyler varsa onları cevaplar. Bir de uzun zamandır bekleyen acil olmayan ama yapılması gerekenlerin büyük kısmını yapar, atılması gereken mailerini atar....

Annesini geçirme bahanesiyle 2. 10 dakikalık yürüyüşünü yapar. Böylelikle şisrketindeki hareketlen akımı için belirlenen 2 kriteri de bugün için tamamlamış olur....

Günün sonunda 2 koca SOP'den 1'ini tamamen, 2.sini ise büyük ölçüde bitirmesinden ötürü kendiyle gurur duyar....

10 Mart 2012 Cumartesi

Balık Keyfi... İlk Defa

Uzzuuuuun bir zaman oldu buralara yazmayalı, çizmeyeli.... Öyle bir yoğunluk, yorgunluk varki anlatabilmem mümkün değil.... Cuma akşamı bile mesailerde idim....

Geçti miii.... Hayır.... Mart ayı böyle gider a dostlar...

Neyse, geçelim bunları.... Öncelikle size güzel, mutlu, keyifli pazarlar diliyorum....

Sonra da yaklaşık 3 senelik evliliğim, hatta geç evliliği 30 senelik hayatımda ilk defa bir balığı alıp, içini temizleyip bir de fırında yaptığımı bildirmek istiyorum. Şu zamana kadar ya dışarıda yedik, ya annemler yaptı bizi çağırdı orada yedik, ya da dışarı hazır bişirilmişini aldık onu da afiyetle yedik.... :))


Ama dün bir ilki başardım, Çipura aldık Carrefour'dan... Ve ben o aldığımız Çipura'nın karnını yardım, temizledim, pullarını kazıdım. Üzerine bir-iki çizik attım.... Attım fırına.... Ay ne çok basitmiş meğer.... Pek de bir lezzetli oldu, afiyetle yedik... Yanına da salata, üzerine de azıcık helva... missss....


Bugün de Fetih 1453'e gitmeyi planlaldık kocacığımla... Hiç içimden gelmiyor, önyargılıyım, çok uzun, beğenilmemiş vs vs. Ama tarih hayranı kocam çok gitmek / görmek ister... Eğer vakit bulabilirsem yorumlarımı da yazarım mutlaka....


Unutmadan bu aralar TATESAL'ın blogundan feyzalıp da yaptığım parmaksız eldivenlere taktım kafayı. Stres de attırıyor örgü bana.... Bir çifti 2 gecede bitiyorum.... Şimdiden 5 tane yaptım :) Birini Rüzgara Doğru ya dollamıştım bardağının içine koyup :) Birini annem model için aldı, onu da karşı komşu beğenmiş ona verdik. 3 danesi de bende.... Hatta 6. da geliyor o da şişte :)) Hepsinin bir fotoğrafını çekip paylaşacağım sizlerle en yakın zamanda.... Ama yapılışının detaylı anlatımı için TATESAL'ın bloguna buyrun derim. Ayrıntılı anlatmış, ben de oradan okuya okuya yaptım.... Tabi biraz da kendimden eklemesem olmazdı o ayrııı :))

Rüzgara Doğru ya gönderiğim eldivenlerin fotoğrafını bloguna koymuş, hemen oradan aldım bende.... Böyle rengarenk yünlerden daha hoş oluyor, ben düz yünlerden ördüklerime saç örgüsü koydum, o da güzel oldu....


Haydi bakalım, pazar'ınızı iyi değerlendirin.... Pazartesiye çoook az kaldı....

27 Şubat 2012 Pazartesi

Mutlu Pazartesiler!!!! Kurabiye Tadında Haftalar

Sendromsuz ve mutlu mutlu Pazartesiler....


Bu fotolar geçen sene iş yerinden arkadaşlarla gittiğimiz kurabiye kursundan :))




Bu seneki hedefim çikolata kursuna gitmek.... Ama bu sefer kocacığımla gideceğim... :))
Ersin'i ikna turlarına başladım bile...

Kurabiye tatlılığında, tadında haftalar....

26 Şubat 2012 Pazar

Kolestrol!!!!!!!!


Ahhh ahhh.... Cumartesi günü tahliller yaptırdım.... Yıllık kontrol baabında. Malum bu tarz şeyler genetik olduğundan 18 yaşımdan bu yana her yıl yaptırırım bu testleri....

Geçen sene de Mart ayı gibi yaptırmıştım, boyumun ölçüsünü alıp, bir de doktroumdan tavsiyeleri alıp çıkmıştım J


Bu seneki sonuçlar daha da vahim. Hayır anlamıyorum, doktorumun tavsiyelerine uydum ve geçen yıldan bu yana 9 kilo gibi bir kilo verdim, daha sağlıklı besleniyorum, daha çok dikkat ediyorum. Oldum olası spor yapamamışımdır. Bir senelik dönemde 2 aylık bir pilates maceram var, ama yazın hava ve vakit elverdiğince yürürüm. Ama dediğim gibi belli bir planım olmamamıştır hiçbir zaman...


Velhasıl kelam, total kolestrol olmuş 265, sınır değer ise 200... Diğer değerler gayet güzel. Hatta iyi kolestrolüm 106. Ki bu değerin yüksek olması iyi birşeymiş. Trigliserid de gayet minimum düzeylerde...

Yarın tahlil sonuçlarını doktora da göstereceğim ama yakın bir arkadaşımın doktor dayısı ile paylaştım sonuçlarımı. Kırmızı et ile bir süre vedalaşmamı, yumurtayı sınırlı tüketmemi veee bol bol yürüyüş yapmamı önerdi. Bugün de tv de denk geldim. Türk kahvesi gibi telvesiyle birlikte tüketilen kahveleri fazla tüketmek kolestrol yapan hormonun fazla salgılanmasına da sebebiyet vermekte imiş. Ben geçtiğimiz 1-2 aylık dönemde günde 3 türk kahvesini buluyordum, hatta öğlenleri nescafe fincanında kahve içmişliğim bulunmakta. J Günde 2 fincan tüketilmesi tavsiye edilmekte imiş, bana günde 1 tane akşam yemekleri sonrası kocacığımla birlikte güzel bir kahve keyfi yeter....


Tüm bunlara dikkat edeceğim anladığınız. Bir de her akşam 2 ceviz kırıp, bir bardak suda bekletip sabahları da bu suyu içip, sonrasına da cevizleri yemeye başladım. Koca karı tavsiyesi, iyi geliyormuş. Sonuçta ceviz, bir zararının olacağını düşünmüyorum. Hamile olan arkadaşlarıma doktorları tavsiye bile etmiş bu beklemiş ceviz suyunu. Bilgilerinize....


He bu arada merak edenler fazla kolestrol sana etki ediyormuydu, bir şeylerin fazla olduğunu hissediyormuydun diye soranlara cevabım şudur: Uyuşukluk, mayışıklık ve uyku hali vardı üzerimde son zamanlarda.... Ben mevsime, iş yerinde çok yorulmaya vuruyordum hep ama kolestrol yüksekliği de sebep olmakta imiş buna.... Doktor öle diyoooo....

İşte böyle dostlar... Yaş ilerledi çok genç sayılmam artık, yaşlı da değilim :) Ama bu yaşlardan dikkat edip kontrol altına almam gerekiyor. Çünkü babamın tarafından gelen şeker, kolestrol, kalp rahatsızlıkları durumu var. Anne tarafından da düşük tansiyonu kapmışım J

Hepinize sağlık günler dilerim... Aman sağlığımızın kıymetini bilelim, dikkat edelim. Vucüdumuz mutlaka bir sinyal veriyor, o sinyali kaçırmayalım...